Her yıl dünyanın seçkin saç ekimi ve saç simülasyonu doktorları ve saç dökülmesi ile ilgilenen değişik firmalar bir ülkede toplanarak son gelişmeleri paylaşmaktadırlar. Her yıl katıldığımız bu toplantı bu yıl Tayland’ın başşehri Bangkok’ta yapıldı. Saç ekimi doktoru olan eşim Dr. Sibel Ulusan ile birlikte bu yılda bizim için çok verimli geçti.
Değişik ülkelerden gelen meslektaşlarımızla hem hasret giderdik hem de güncel konuları konuştuk. Ben burada sadece saç simülasyonu ile ilgili olan konulardan söz edeceğim. Öncelikle işin finansal boyutunu ortaya koyayım. Böylece kıyaslama sansımız daha kolay olur. Saç ekimi için bir yılda tüm dünyada harcanan para 6 milyar dolar. Buna karşılık saç simülasyonu 1 milyar doları yakalamış ve hızla yükselmekte. Bunun anlamı saç ekimi ile saç simülasyonunun yakın gelecekte aynı oranda konuşulacağıdır.
Saç ekimi tabii ki önemini giderek arttırmaktadır. Ancak graft sayısında kişinin doğal kapasitesi ile sınırlı kalmamamız ek önlemler almamızı gerektirmektedir. Aslında bunun için de bir gelişme var. Klonlamaya giderek yaklaşıyoruz. Önümüzdeki yıl klonlama başlayabilir.
Saç simülasyonunda en büyük sıkıntı nedir diye konuşulduğunda şu konu gündeme geldi.
Simülasyon ile hangi beklentimizi karşılamış olacağız. Aynı saç ekiminde olduğu gibi saçı dökülen kişilere bunu güzelce ve ayrıntılı anlatmamız gerekiyor. Yapılan kötü örneklerden dolayı tüm sektör olumsuz görülebilmekte ve simülasyondan uzak duranlar olmaktadır.
Saç simülasyonu iki türlü kullanılabilir.
Saçlarımızı keserek yani sıfır numara ile ya da mevcut durumu uzun olarak. Türkiye de henüz sıfır traşlı simülasyon az sayıda yapılmaktadır. Aslında saç simülasyonu ve saç ekimini birlikte düşünmeli ve saçsızlığın çözümünü ararken iki çözümü de kullanmaya hazır olunmalıdır. Graft sayısından ciddi olarak tasarruf etmemizi sağlayan simülasyonu her saç dökülmesinde planlamalıyız.
Bazı saçlı deri hastalıklarında saç ekiminin tıbbi açıdan yapılamadığı durumlarda sadece saç simülasyonu çözümdür. Simülasyonda iyi bir sonuç almamız kullandığımız ekipmana yani cihaz ve boyaya, uyguladığımız teknikteki beceriye bağlıdır. Renk değişimi, uygulanan boyaların dağılması, doğal olmayan bir görüntüye neden olmaktadır. Bangkok’ta bunu kolaylaştırmak için yeni cihazlar ve boyalar tanıtıldı. Amaç uygulama tekniğini mükemmelleştirmek ve boyaların bize doğal olmayan sonuçlar doğurmasını engellemekti.
Lazer ile boyayı deri altına veren cihazla uygulama yaptık ama çok verimli olmadığını gördük. Bir başka değişik uygulama trikopigmentasyon idi. Burada tek değişen şey kullanılan iğne idi. İğnenin kenarları kıvrımlı olduğundan ciltte daha kolay depolanma yapabiliyordu. Bu tekniğe uygulama kolaylığı getiriyordu.
Saç dökülmesi ile uygulanan tüm kliniklerde saç simülasyonu yapılmakta ve bunun için doktorlar eğitilmekte idi. Tüm bunları gördüğümde saç simülasyonunun Türkiye de daha ayrıntılı tanıtılması gerektiğini düşündüm, ama sadece bir zaman sorunuydu. Gelecek yıllarda çok daha fazla uygulama alanı bulacağına emin oldum.